Kayıtlar

Temmuz, 2015 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

İstanbul'da ipek mendil hikayesi

Resim
Geçmişini bilmeyen geleceğini bilemez Türk Yunan Savaşına Ait Hatıra İpek Mendil Şimdi size bir nesneden, bir objeden başka bir hikaye anlatacağım.  Gördüğünüz bu kare  mendil , sıradan bir bez midir? Yoksa tekstil uygarlığının büyük bir parçası mı?  Etrafımız kan, gözyaşı ve acılarla kavruluyor. . Savaş, terör, şiddet, ırkçılık! Rüzgar eken fırtına biçiyor! Binlerce insan ipek  mendil  gibi bir yerden bir yerlere savruluyor. Gencecik fidanlar toprağa düşüyor! Bu boğucu havada size bir mendil hikayesi anlatayım dedim! Bu ipek hatıra  mendili , mücadele dolu bir savaşın çağlar aşan tanığı. Yüzyıllardan bugüne ulaşan ipek  mendil , büyük bir mücadelenin, 1897 Türk-Yunan savaşının sessiz şahidi. İpek m endil  gibi oradan buraya savrulan binlerce şehit, gazi ve savaş yetiminin aziz hatırası. Sizce bu mendilin manevi değerine paha biçilebilir mi? Peki, ya maddi değeri nedir? Şehit aileleriyle gazilere yardım  toplama  amacıyla satılan ipek  mendil in

Blogger Bolat "Huzur İstanbul'da " Diyor

Resim
İstanbul İstanbul Olalı İstanbul'da Bir Bayram Sabahı İstanbul Bayram'da başka güzel. Sokaklar bomboş! Keşke hep böyle olsa diyorum. Alem İstanbul'u terketse de Blogger Bolat İstanbul'da. Siz bunu bir nevi züğürt tesellisi olarak da görebilirsiniz. Bayramda İstanbul programım hiç değişmiyor aslında. Evde bayramlaşmaca, cicileri giymece. Çoluk Çocuk Torba Boncuk Nişantaşı Topağacına bayram ziyaretine. Bayramda kayıvalidede bol bol Türk mutfağının envai tür yemeğini yemece. Biraz sokakları dolaşmaca, Mahalle, Limonata gibi mekanlarda yiyip içmece ve eve dönüş. Bu mudur yani tüm program. Budur! İnanın programın bu kadar basit olması da insana huzur veriyor! Herkese iyi bayramlar, nice bayramlarda görüşmek dileğiyle. Huzur İstanbul'da diyor, esenlikler diliyorum...

İstanbul'un Gül ile İmtihanı

Resim
Yaban Gülü İstanbul İstanbul'a Dikkatli Bakmak Gerek Yaşadığımız şehre kullandığımız dile biraz dikkatlice bakınca ilginç noktalar yakalarız. Örneğin İstanbul semt, mahalle yer isimleri güllerlerle doludur. Bakınız Gülhane. İstanbul ve Türk kültüründe gülün önemli bir yeri vardır. Türk Kültüründe Gülün Yeri Belki okuduğunuzda şaşıracaksınız ama gül bitkisi Orta Asya kökenli bir çiçektir. O yüzden olsa gerek Türk kültüründe yaygın olarak kullanılmıştır. Gül deyince benim aklıma, Isparta, Fatih Sultan Mehmet'in Gül portresi, Peygamberimiz Hz. Muhammed, Gülhane, Sadi Şirazi'nin Gülistan ve Bostanı adlı eseri ile çocukluğumda koklamaya doyamadığım bahçe kenarlarında yer alan pembe ve mis kokulu yaban gülleri gelir. Fatih Ayasofya'ya Girmeden Önce Mabet Gül Suyu İle Yakındı Derler ki içinde yaşadığımız bu şehri bize armağan eden Fatih Sultan Mehmet Ayasofya'ya girmeden önce Ayasofya'yı gül suyu ile temizletmiş. Bir zamanlar Osmanlı Sarayı'nın gül

İstanbul'un Kadın Kabadayısı Baltalı Hano

İstanbul'un güzellikleri ve çirkinlikleri Büyük şehirler güzellikleri   kadar çirkinlikleriyle de ünlüdür. Hemen hemen her büyük şehrin en büyük sıkıntılarından biri de mafya babaları ya da çetelerdir. Aman diyeyim sizlerden ırak olsunlar. Mafya babalarını unuttuk derken televizyon haberlerinde tekrar görür, işitir olduk. Blogger Bolat durur mu madem kabadayıları tekrar işitir olduk hemen anlatalım bir kabadayılık hikayesi. Nasıl yani şiddeti mi öveceksin? Şiddeti mi yücelteceksin Bolat? Yok .öyle bir derdim olamaz. Köküne kibrit suyu! Matah bir şey değil yani. "Ee, kabadayılık ne demek?" Evet. haklısınız "kabadayılık" hoş bir kişilik tarzı, düzgün bir insan tavrı, müspet bir şey değildir. Hele hele "kaba" ve "dayı" gibi iki erkeklere has kelimenin kullanımında oluşmuş "kabadayılık" ata erkil yapımızı gösterir ki bu durumu hazzetmem. Oysa ben sizi ters köşe yapacağım Bir zamanlar İstanbul'un Kasımpaşa ilçesi'

İstanbul'un Evsizleri

Resim
İstanbul'un Garipleri, Evsizler İstanbul bir alem Türlü türlü insan var! Öğleden sonra Anadolhisarı'ndaydım 10 yıl önceki sevgilimi gördüm. Hiç değişmemiş. Hiç yaşlanmamış onu iyi gördüğüme sevindim. İnşallah mutludur, tıpkı benim gibi! Hisarda Divan pastanesinde toplantı var! Sonra döndük Üsküdar'a tam kız kulesinin karşısı Filizler Köfte'de iftar derken saat oldu mu gece 12:00! Arkadaşlara dedim ki "metrobüse atın beni!" Hayhay dediler, metrobüste ters yöne binmişim 3 durak sonra Boğaz köprüsü yerine  döndüm Söğütlüçeşme'ye. Hay Allah kafa bir dünya! Vardır bunda bir hayır be Blogger Bolat! Metrobüsün ilk koltuğundayım yani tam şoför arkası! Yanıma bir evsiz oturdu! İlginç hareketleri var. Kendi kendine duyulacak bir ses tonuyla: Yapma Memet abiiiiiiiiiiiiiiiiii! Frene bas şöför abiiiiiiiiiiiiiiii! Bu metrobüs hep açık! Aha Araplarda gelmiş! Yapma Memet Abiiii! Üzüldüm haline. Muhabbet etmeye karar verdim. Belli ki tiki için t