Blog Yazarının Kiraz Güzellemesi

Bir Blogger Saçmalarsa Ne Olur?

Öncelikle hamilelerden, hamile eşlerinden, hastalardan özür dileyerek blog yazısına başlıyorum. Dünyanın en çok kiraz üreten ülkesinde kiraz yiyememek ne yaman oksimoron annem bea!

Dünyanın en tril tril meyvesi nedir diye sorsalar “kiraz” derim. Aşkın meyvesi nedir Blogger Bolat, deseler “kiraz” derim. 


Kiraz dudaklım. İsmini Giresun'a veren meyvemiz. Kayhan'ın ruhu şad olsun:

dallar kiraz, hava sıcak, yaz canım
dal dal kiraz, aklımda dudakların
özlemişim gel yanıma, gel biraz
bu ayrılık bitsin bu yaz, gel canım…

Hani derler ya, neye benziyorsa ona yarıyor, böbreklere iyi geliyormuş meyvesi, çöpü de kendi zayıflatıyormuş insanı!


Derler ki cinsel isteksizlik yaşayan bu aşk meyvesini yerse ..... Eyfel kulesine dönermiş.

Offf off ne içtim ben yahu!

Adem babamız Elmayı kütürdetirken Havva anamız kirazı kulağına küpe yapmış olmalı. Ne de olsa aşkın meyvesi yahu!

La Hawle Bolat çarpılacan! Mesafeyi koru!

Bu kadar güzel çiçek açan meyve var mı? Bence yok!

İçime bir kurt düştü aga! Cümlesi kiraz için yazılmış olmasın! Yok hayır!


Etimoloji meraklısı Blogger Bolat hemen yazsın! 13. yüzyılda Fransızca’ya cherise, oradan İngilizce’ye cherry diye geçiyor. Bize Arapça “kerize” kelimesinden geliyor. Ama japonca “çeri” dir bilesiniz.

İstanbul'un en büyük İlçesi Bağcılar'ın bir mahallesinin ismi Kirazlı mahallesidir. Polonezköy'de güzel kirazlar yetiştirilir, baharda tabiatın canlanışını izlemek için bir Poloneköy yapmanızı tavsiye derim.

Anavatanı Kuzey Anadolu ve güney Kafkasya olan bu meyve nereden aklına geldi be Bolat? 

Sabah kayınvalidem gelmişti, vişne reçeli yerken yazın yiyemediğim kirazlar aklıma geldi. Bekle beni Ziğere haziranda ordayım.

Hemen herkesin kulağına kirazdan küpe olsun. Benim gibi abuk subuk bir blog yazısı yazmayın! Aman diyeyim!