İstanbul ve İstanbullu
Kimdir şu İstanbullu
Bugünkü Milliyette okudum haberi. İstanbul Life Dergisi kasım sayısında yıllar içinde değişen İstanbul’u ve İstanbullu tanımını bulmaya çalışıyormuş. İşte bunun için İstanbul’dan ilham alan yazarlara, sosyologlara, akademisyenlere “İstanbullu kime denir?” sorusunu yöneltmişler?
Oya Baydar: “Bu şehirde herkes, şehrin ilk kuruluşundan beri uzaklardan gelmiş yabancıdır. Şehir onu kendi potasında eritir, birkaç kuşak sonra da kendi aynasında yansıtır...”
Bence Oya Baydar gerçekçi tanım yapmış. Oya Baydar’dan başka gerçekçi İstanbul tanımlarını Erguvan Kapısı isimli romanında görürüz.
Prof. Dr. Nilüfer Narlı (Sosyolog): “Gerçek İstanbullu en az iki nesil İstanbul’da doğmuş ve büyümüş birisine diyebiliriz. İstanbul’un tanımındaki değişiklik, İstanbul’un artık kültürel bir kent olmasıdır…”
Dışarıdan göç eden biri olarak iki nesil önce İstanbul’da doğmak tanımına katılırım. Hani bazı şeyleri bilirsin ama alışmadığın için yapamazsın, yaşanmışlık en büyük kazanımdır.
Elif Şafak (Yazar): “Gerçek İstanbullu bu şehri yürekten severek yaşayan, hikâyelerine, tarihine, ruhuna kıymet veren ve özen gösteren herkese denir. Benim için İstanbullu demek, öyle ailesi beş göbektir İstanbul’da yaşayan ya da çocukluğu burada geçen insan demek değildir illa…”
Elif Hanım gücenmesin ama tarif bana süslü, klişe tanımmış gibi geldi. Yere çift zarlı tüküren adamda İstanbul’u sevdiğini söylüyor. Ayağının orta yerine basıp “affedersiniz” diyemeyen kız da!
Prof. Dr. Osman Senemoğlu (GS Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Dekanı): “İstanbul yaşamının temeli ‘sevgi, saygı, hoşgörü, terbiye’ kavramlarına dayalı tarihsel bir çok kültürlülüktür…”
Bugün İstanbul’da hoyratça yaşanıyor... Hoyratlık konusu işin bam telidir. Saygı, terbiye, hoşgörü = İstanbullu
Kendime sordum İstanbul nedir, İstanbullu kime denir? İstanbul: Kimliklerini unutup arayışlarının ve düşlerinin peşine düşmüş insanların yolunun kesiştiği öpülesi, koklanası coğrafya parçasıdır. İstanbullu da bu düşlerin ve arayışların naif insan evladıdır. Eğer İstanbul’da yaşayıp Sivaslıysanız, Erzurumluysanız, Tunceliliyseniz, Diyarbakırlıysanız, Rizeliyseniz İstanbullu değilsiniz.
Abstract:
Bugünkü Milliyette okudum haberi. İstanbul Life Dergisi kasım sayısında yıllar içinde değişen İstanbul’u ve İstanbullu tanımını bulmaya çalışıyormuş. İşte bunun için İstanbul’dan ilham alan yazarlara, sosyologlara, akademisyenlere “İstanbullu kime denir?” sorusunu yöneltmişler?
Oya Baydar: “Bu şehirde herkes, şehrin ilk kuruluşundan beri uzaklardan gelmiş yabancıdır. Şehir onu kendi potasında eritir, birkaç kuşak sonra da kendi aynasında yansıtır...”
Bence Oya Baydar gerçekçi tanım yapmış. Oya Baydar’dan başka gerçekçi İstanbul tanımlarını Erguvan Kapısı isimli romanında görürüz.
Prof. Dr. Nilüfer Narlı (Sosyolog): “Gerçek İstanbullu en az iki nesil İstanbul’da doğmuş ve büyümüş birisine diyebiliriz. İstanbul’un tanımındaki değişiklik, İstanbul’un artık kültürel bir kent olmasıdır…”
Dışarıdan göç eden biri olarak iki nesil önce İstanbul’da doğmak tanımına katılırım. Hani bazı şeyleri bilirsin ama alışmadığın için yapamazsın, yaşanmışlık en büyük kazanımdır.
Elif Şafak (Yazar): “Gerçek İstanbullu bu şehri yürekten severek yaşayan, hikâyelerine, tarihine, ruhuna kıymet veren ve özen gösteren herkese denir. Benim için İstanbullu demek, öyle ailesi beş göbektir İstanbul’da yaşayan ya da çocukluğu burada geçen insan demek değildir illa…”
Elif Hanım gücenmesin ama tarif bana süslü, klişe tanımmış gibi geldi. Yere çift zarlı tüküren adamda İstanbul’u sevdiğini söylüyor. Ayağının orta yerine basıp “affedersiniz” diyemeyen kız da!
Prof. Dr. Osman Senemoğlu (GS Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Dekanı): “İstanbul yaşamının temeli ‘sevgi, saygı, hoşgörü, terbiye’ kavramlarına dayalı tarihsel bir çok kültürlülüktür…”
Bugün İstanbul’da hoyratça yaşanıyor... Hoyratlık konusu işin bam telidir. Saygı, terbiye, hoşgörü = İstanbullu
Abstract:
I asked to myself what Istanbul is, who would be called Istanbulite? Istanbul : a magnificent geographical mainland where people who forget their idendities, chase dreams and look for passion cross over each other. Also Istanbulite is a classy human being of these dreams and personal searches. If you live in Istanbul and define yourself as you are from Sivas, Erzurum, Tunceli, Diyarbakır, Rize then you are not an Istanbulite at all.
Yorumlar
Yorum Gönder