İstanbul'un mall'ları
İnsan denen varlığın hayatında iletişim hep birinci sıradadır. İletişirken de çoğunlukla kelimelerle anlaşıyoruz. Bazen ilkellik yapıp el kol hareketleriyle konuştuğumuz oluyor mu? Oluyor! Bazı kelimeleri oluşum sırasında bedenimizle uyumlu hale getiriyoruz. Örneğin “hop” kelimesi bir anındalık durumunu anlatıyor. Aracımızın karşısına bir canlı ya da başka bir nesne çıktığında istemsiz şekilde “hop” dediğimiz oluyor. Dolmuşa binerken kapı düğmesi yerine gaza basen sürücüye “hoop” diyoruz. Bir kütüğü kaldıran orman işçilerini düşünün “hooop” diyerek eylemi kelime aracılığı ile kolaylaştırıyorlar. Çocuğunuza, “bebeğim üfle bakalım soğusun” dediğinizde aslında “üfle” kelimesinde dudaklarınız eylemi gerçekleştiriyor. Deneyelim şimdi lütfen! “Üfle” diyelim lütfen! Gerçekten nefesinizi dışarı doğru ittiniz değil mi! Bolat bakalım buradan nasıl bir İstanbul bağlantısı yapacaksın merak içindeyim? İşte geliyor… Bu inşaat sektörü mü çok ileri! Biz mi geriyiz (sektörün gerisinde yani) anlamadım arkadaş! Birçok alışveriş merkezi ve yaşam merkezi için "mall" kelimesini kullanıyorlar. Bilemiyorum “Mall” kelimesine acayip takıldım. İstedim ki İstanbul’daki “Mall’ları öğrenelim! Malum bloğumuzun konusu “İstanbul” olunca, öğrenmek şart oldu! Lütfen İstanbul’un “mall’larını” buraya not edelim. Siz derseniz ki Bolat “ iletişim, insanlığın başlangıcıyla başlayan ve insanlar, tarafından geliştirilen dinamik bir süreçtir ve bu süreçte mall’lara da yer vardır. O zaman Türk Dil Kurumu’nu göreve çağırıyorum. Lütfen sözlüğe “mall” kelimesini ekleyelim!
Fotoğraf Kaynak : blogs.citypages.com
Yorumlar
Genelde tüm ilçe belediyeleri encümen üyeleri, emniyet şeridi ihlalcileri, sokaklara tükürenler, tükürmek eylemleri arasında en hafifi kalanlar,okulluların fasıl yaptığı meyhanede eller havaya yapanlar,b.kunda boncuk olduğunu sanıp b.kunu herkese bulaştırmaya çalışanlar, apaçi diye adlandırılanları eleştirip aslında apaçi kavramını yarattıklarının bilincinde olmayanlar,ben ve ille de benim düşündüklerim deyip bunu herkese diretenler...
Ayhhh yoruldum saymaktan, oysa daha dörtte birini bile yazmamıştım. Mal mı lazımdı abi hemen sağlayalım :))
Mal mı desem, mall mı, mallllll mı, bilmiyorum ama mal çok.
Önüm, arkam, sağım, solum sobeeee
Bağlantıları çok sevdim.
Şu TDK ile ilgili çağrılarınsa şahane...
üfleyerek yemek yemek zararlı bu arada :)
bıde bısey daha dıcem mimledim sizi blog geleneğı olarak sevgıler:))
Bolat, bazen dilimi tutamiyorum, yayinlamayadabilirsin :)
Mesela Almanlar, İngilizce`den Almanca`ya sızan kelimeler için "Denglisch" tanımını kullanırlar:)
great style
xoxo
Ben yabancıyım ve mall'lardan önce buradayım ve ne zaman sokağa çıktımsa, peşimde erkekler "I lav yo, I lav yo" ve "rastlege" dokunuşlar. Bugün bile parkta oturusam hemen bir erkek gelir. Üniversitede hemen bir erkek öğrenci yanıma gelir "İngilizce konuşalım" der...mall'da kimse beni rahatsız etmez. Kızım (uzun boylu, ağır kafalı sarışın, polislerin tarafından bile rahatsızlanmış) da oraya gidip rahatsız edilmez, arkadaşlarla emin bir yer olduğunu rahatız.
Yorum Gönder