Hariçten gazel okuma!

İstanbul gazinoları Ara güler

İstanbul'da eğlence kültürü


Eğlence kültürü önemlidir. Şuan için eğlence kültürümüzün olduğundan bahsedemeyiz. Çünkü orta sınıf eğlenceden elini ayağını çekince ortam çabuk para kazanmış, usul erkân bilmeyen insanların elinde kalmıştır. İstanbul eğlence hayatının raconu bozulmuştur. Fuhuş ticaretinde bazı semtlerin adı çıktı insanlar bu semtlerdeki evlerini yok pahaya satıp şehrin uydu kentlerini taşındılar.

Eski İstanbul Gazinoları

Eğlence hayatında vasatın el üstünde tutulduğu bir dönemi yaşıyoruz. İstanbul için şöyle bir tespitim var. Bir zamanlar İstanbul’da her türden insana hitap eden, içkili, içkisiz müzik salonları, balozlar, gazinolar, meyhaneler vardı. Rumlar, Ermeniler, Levantenler katekulleye getirilip İstanbul'dan adeta sürülünce olanlar olmuş eğlence hayatının suyu çıkmıştır.

Ara Güler'in çektiği şu resme bakın lütfen! Salaş bir meyhane, güzel bir orkestra, biraz tombulcana hanımlar. Sanki birazdan billur gibi bir sesler yayılacak sahneden. Resme dikkatli bakarsanız mekânın huzurunu korumak için asılmış iki levhayı göreceksiniz. "Hariçten gazel okumak yasaktır" yazıyor.

Hariçten gazel okuma deyimi

Gazel nedir biliyor musun? Sazların susup şarkı söyleyenin ses gücünü göstermesine imkân veren müzik eseridir. Ne demek hariçten gazel okumak? Resimdeki anlamı şu: Sahnedeki şarkıcıya eşlik edeceğim diye, alkolün de etkisiyle karga gibi sesinle insanların kulaklarını tırmalama! Peki, bugün bu deyimi birine söyleyebilmemiz için o kişinin ne yapmış olması gerekir? Onu ilgilendirmeyen bir konuda yorum yapmış, üstüne vazife olmayan bir işe karışmış olmalıdır.


Fotoğraf Kaynak: Ara Güler, İstanbul Kitabı

Yorumlar

Gulsen dedi ki…
üstelik bu söz ne kadar da yarar işimize değil mi ? ben sık kullanıyorum mesela :))
AslıASLI dedi ki…
Çok küçüktüm Gazino'lar vardı beni götürmüşlerdi babamlar. O sahnenin ihtişamını hala hatırlarım, bir kare olarak aklımda kalmış.

Bolat neden eskinin her şeyi bu kadar güzel, veya bizemi öyle geliyor?

Artık herkes hariçten Gazel okuyor :)
Blogger Bolat dedi ki…
Ben de yeri gelince kullanırım :) kullanmak da lazım.
Blogger Bolat dedi ki…
Belki şundandır, yeniyi anlamak ve ona ayak uydurmak zor ve insanın yaşamış olduğu şeyler duygusal onu şu andan ve gelecekten daha çok etkileme gücüne sahip :)
miniamania dedi ki…
Her zamanki gibi aynen katılıyorum Bolat dostum. Kaliteli eğlence ya da müzik maalesef çok az . her şeyin dini imanı para olduğundan mıdır nedir ne sanat kaldı ne sanatçı tabii ki gerçek anlamda bu işi yapanları ayrı tutuyorum. Malum o dönemlerde mikrofon henüz yaygın olarak kullanılmadığından hariçten eşlik edenler solisti bastırdıkları için böylesine bir yazı üretilmiş ve dediğin gibi bugünkü kullanış anlamını her ne kadar değiştirmiş olsak da, hariçten gazel okuyanlara hep tepki duymuşuzdur )) Yine güzel bir konu yakalamışsın eline sağlık.
Zaman! Eriyor... dedi ki…
İstanbul'un en kalabalık yeri'İstiklal'de'' üçbin'den fazla yemek,içmek,kafe,kahveci ve clup bar şeklinde yerler var...
Özellikle eğlence yerleri için söylüyorum;on tane kaliteli yer sayamazsın.Kadın satılan birçok yer harici diğer yerlerde kadınlar erkek çekmek için mekanların çalışanı konumunda...Türkiye'nin çok büyük ''insan kalitesi''sorunu var bir kere...Yani işletmeciler aynı kalsaydıda şu anda kenlerde''kentliler''azınlık...Londra,paris gibi değil.Sen oralara köyden gitsen bile''baskın şehirlilik''seni yontuyor.Ama burada tam tersi...
Blogger Bolat dedi ki…
İnsanların zincirinden kopmuş gibi eğlenmesi hoş değil eğlen ama etrafını rahatsız etmeden eğlenmeyi öğren! Haklısınız üstat, her şeyin dini imanı para oldu :)) eğlencenin de!
Blogger Bolat dedi ki…
Ben genelde bildiğim yerlere gittiğim için herhangi bir kötü şeye şahit olmadım ama söylediklerinize inanıyorum. Turistlere enet imzalattıran bile var!
Vay be anlamını tam olarak böyle bilmiyordum artık biliyorum! :) Güzel bir paylaşım, teşekkürler! Hastayım demişsin hayırdır geçmiş olsun?!
Blogger Bolat dedi ki…
Bu hafta biraz yoğun geçti biraz yorgun hissediyorum kendimi. Teşekkür ederim :)
Büyük ihtimalle Şehzadebaşın da çekilmiş olabilir bu resim büyük annem anlatırdı,orda loca tutulurmuş önden izlemek için genelde kantolar okuyan yabancı hanımlar çıkarmış o zaman...Ve de Beyoğlu bambaşkaymış ben 2002 yrbanıe kadar 14 sene çalıştım İstiklalde ,Bu yılla o zamanın bile arasında o kadar fark var ki .Bence şimdi ki müzik ve eğlence anlayışı modernliğin kurbanı ve ne yazık ki hariçten gazel okuyanlar çok..((
Unknown dedi ki…
Tarih tekerrur derler, ben hala tombul hanimlarin populer olacagi gunu beklemekteyim! Yazi guzel ama oraya takildim :-))))))
Raki ansiklopedisinde de bilmedigim unlu meyhanecileri okudum en son, gercekten guzel zamanlarmis, eminim o zamanlarinda kendi icinde kopuklari vardi ama adab-i muaseret daha bir on plandaydi diye hayal ediyorum :-)

Sen simdi bunu da yazarsin adabi muaseret nedydi diye :-)
Zaman! Eriyor... dedi ki…
Evet,Beyoğlu karakolunda günde birkaç tane ''fazla hesap''şikayeti oluyor...
Mutlu Eller dedi ki…
Kolaycılık her sektörde olduğu gibi eğlence sektöründe de mevcut. Eğlence anlayışı, dinlenen müzikle birlikte değişmiş olabilir. Benim gördüğüm gelen izleyici kalitesinin düşmesi.(bu hale getirdiler insanları)
Herkes kolay eğlence peşinde. Kimi zaman da yanlış mekanlarda. Birsen Tezer`e gelip eller havaya tarzı muhabbet bekleyen izleyici de var, istediği olmayınca sakılıp bağıra bağıra konuşur, cep telefonları çalar, içmeyi bilmez...
Biraz daha üst seviyeye örneği vereyim, geçen sene bir trio konseri var, piyano-keman-darbuka. Gelenlerden bazıları önce tüm gazetecilere poz verdiler, sonra utanmadan konser devam ederken birkaç parça sonra kalktılar!

Hariçten gazel okumak deyimini babam çok kullanırdı...
Sonsuz Dekorasyon dedi ki…
bugün böyle bir yazıyı gören kurtlar vadisi kılıklı türk erkekleri sana mı sorucam şarkı söylerken der başbakanıda kendine örnek alaraktan sahneye atlar birde şarkısını orda söyler....
RABİA SERTELİ dedi ki…
Katakulli diye bildiğim kelime katekulle imiş. Kimbilir daha hangi kelimeleri yanlış kullanıyorum. Hariçten gazel okumak, aslında en iyi yaptığımız şeydir:))
Başak dedi ki…
Şimdilerde de sanatçıyım diye gazel okuyanları nasıl susturmalı :)
neyapsam? dedi ki…
O zamanlarda yaşamayı çok ama çok isterdim. İnsanlığa saygı kalmadı artık dediğiniz gibi çabuk para kazananların kendini bilmezliği kalitesini düşürüyor her yerin...
Yalnız resmi görünce aklıma Madam Despina' nın yeri geldi. Mutlaka gitmişsinizdir. Ben bir kere gittim oraya ortam çok güzeldi... Gerek gelenler, gerek çalışanlar olsun hem samimi hem de saygılı bir ortam oluşturmuşlardı. Mezeleri ise harikanın üzerindeydi :).
Joujou dedi ki…
Ben de imamların sadece imamlık yapması gerektiğini düşünüyorum. Nedense, sen "hariçten gazel" deyince aklıma geldi... :)
çok güzel bir şekilde özetlemişsin yine kentliliği yitirişimizi.. parayla değerlerimizi yer değiştirişini.
söyleyebilecek bir şey yok.. biz endüstri devrimini henüz tamamlamadık... geç kaldık ama bununla beraber digital devrimi (başka isim bulamadım) de yaşamaya çalışıyoruz.. kaos elbette.. ama bir gün... umut var..
Blogger Bolat dedi ki…
İstiklal bambaşka bir dünya, varsa önemli gördüğünüz bir anınız paylaşın lütfen, geriye bir şeyler bırakalım bir sözel tarih çalışması olsun:)
Blogger Bolat dedi ki…
Ama öyle değil mi :) Ben ayrıca şuna inanıyorum herkes kalıptan çıkmış gibi tek tip olma zayıf olmak zorunda değil :) Daha ben edinemedim sen nasıl buldun Rakı ansiklopedisini :))
Blogger Bolat dedi ki…
Semi, para eşittir kültür demek değil. Ben canlı müzik dinlemek istersem ya performans merkezlerine giderim ya da açık hava konserine, sokak müzisyenlerinin performansı olursa da üşenmem 2 şarkı dinlerim. Bir türlü hem yemek yenip hemde müzik dinlenen mekanlara alışamadım. Şarkıcı hüzünlü bir şarkı söylerken sen hart diye bifteği ısırıyorsun timsah gibi olmuyor yani!
Blogger Bolat dedi ki…
Kesinlikle, öyle yakalar göbeğe kadar açılmıyor mu ifrit oluyorum ya:)))Biz de hariçten gazel okumak adet oldu :))
Blogger Bolat dedi ki…
Katakulli'ye gelen siz oldunuz Rabia Hanım, yuvarlamak anlamında kullanılan katakulli tarafımdan yuvarlanıp katekulle olmuştur :))) Ama bu kelime ben daha ziyade dalavere, dümen çevirmek, antin kuntin işlere buluşmak anlamında kullanıyorum.
Blogger Bolat dedi ki…
Onların söylediği yerde biz gazel okuyalım hariçten olsun bitsin :)))
Blogger Bolat dedi ki…
Madam Despina deyince aklıma ciğeri geliyor nedense :) kurtuluşun havasını yansıtır bence bu meyhane. Ama bir çok insan Sezen Aksu şarkısından olsa gerek Madam Despina mı bekler nedir!
Blogger Bolat dedi ki…
Hahahaha :)) Joujou, kahvede müteahhit olanları, Biyoloji okuyup PR'cı olanları :)) Kimya okuyup HR'ci olanları da listeye ekleyelim bizim birader hiç alakası olmadığı halde prodüksiyonda çalışır :))
Blogger Bolat dedi ki…
Ben de umut varım, düzelir her şey bir gün ama bunun için çocuklarımızı çok iyi yetiştirmemiz lazım, biz tekkeyi bekleyen derviş çorbayı içer anlayışıyla büyütüldük. Biz çorbaya devam cahil cühela bir sürü adam para sahibi oldu bea :)))
Esin Bozdemir dedi ki…
Eskilerin deyimiyle adab-ı muaşeret varmış o zamanlar!..nerde, ne şekilde nasıl konuşup, hareket edeceğini bilmek için çaba sarf ederlermiş..Bugün eline mikrofonu alan-sazı kapan herkes konuşuyor, söylüyor!.Geneli ilgilendiren şeyler de amenna ama bireyi ilgilendiren konularda konuşulmasına!.. "hariçten gazel okuma!"blog camiasının nabzını bire-bir okumuşçasına;"(...)onu ilgilendirmeyen bir konuda yorum yapmış, üstüne vazife olmayan bir işe karışmış olmalıdır..." çok yerinde kurduğun bu çarpıcı tespit ile çok yaşayasın e mi :)
Blogger Bolat dedi ki…
Esmir, bunların bir gün düzelmesini beklemek hayal olabilir belki ama yarınımızın bugünden daha iyi olmasını temenni ediyorum ben canı gönülden.
Nini Nileud dedi ki…
"çabuk para kazanmış, usul erkân bilmeyen insanlar"
ve
bir de Ara Güler'in fotoğrafını
çok sevdim!
Mutlu Eller dedi ki…
Yemekli-müzikli yerlere ben de gitmiyorum.
Şunu söylemem gerekir ki burada performans merkezi denen şeyden yok Bolat. Açık hava dediğinde benim dinleyebildiğim müzik pek gelmez.
Bahsettiğim trio mesela falanca belediye kültür merkezindeydi. Canlı müzik dendiğinde en çok gidilen yer de Hayal Kahvesi. Bunun dışında birkaç mekan var ama kalite olarak daha düşük.
Neyse yani İstanbul gibi mekan seçme şansımızın fazla olduğu bir yerde yaşamıyoruz. Ondandır zaman zaman İstanbul`a kaçmalarımız:))
Neden bütün yorumlarda hep başkalarının gazelleri konuşulurken ben iğneyi kendime batırdım...Yoksa haricen türkü çığıran bir yanım mı var ..Ben kimim bu gezegende işim ne gibi bir sürü soru kafamda dolaştı şimdi sağlıklı düşünmeye başladım ..Evet evet var öyleleri ..Hemde hepimizin içinde!...;D
Blogger Bolat dedi ki…
Bazen çok canını sıkıyor insanın bu usul adap bilmeyen insanlar, yani tek onlar var eğlenmek isteyen sanki :)
Blogger Bolat dedi ki…
Canımız sıkılırsa ara sıra gazel okuyabiliriz ama sonuçlarına katlanmak şartı işe :)) İnsanız sonuçta hatalarımız olduğu için insanız, çuvaldız olayı önemli :))
Unknown dedi ki…
Netkitap sagolsun!!!!! Acaip ucuza iki haftada geliyor kitaplar!!!! Belimi dogrultayim daha ne kitaplar alicam, listeyi hatirliyormusun? hehehehe
LILA MOONLIGHT dedi ki…
Eglenmeyi bilmek de bir gorgu isi sonucta, ailede ogreniliyor bence. Hikayeyi ne guzel politikaya da baglamissin ucundan : )
kitana dedi ki…
Bu fotoğraf hep biyografilerde tasvirlenen, ailece gidilen gazinolardan biri olmalı, herkesin adab-ı muaşerete uygun davrandığı...
Şimdilerde alkışlarla bu gazele yüreklendirilenler de var:( ucuzladı herşey, eğlenceden de tat alamaz, hevesli gidemez olduk...
Joujou dedi ki…
O da bir şey mi, sevgili Bolat? Ben başbakanlık yapan bir imam biliyorum :))
bozbek dedi ki…
Şimdi gece dışarı çıkmaya kalktığında insan, eğlence mekanlarının önünden geçerken neredeyse zorla tutulup bir masaya oturtulacak o çığırtkanlar tarafından. Eğlenmek de bir savaş haline geldi. Düzgün mekan arayıp bulmak için önceden mesai yapmak gerek. Bu da spontane eğlencenin tadını kaçırıyor ki, ben hadi kafama esti çıkıp bi eğlenelim demeyi sevenlerdenim. Ama mümkün olmuyor öncesinde gideceğin mekan hakkında araştırma yapmadan gidince arkana bakmadan kaçan gereken yerler çıkıyor insanın karısına. Ay meğer bu konuda ne dertliymişim benn !! :)
RABİA SERTELİ dedi ki…
Ben hiç akıllanmayacak mıyım? İnandığım insana teslim oluveriyorum:)) Arayıp, sormadan sizin kelimeyi doğru kabul ettim.
Benim bildiğim Katakulli de dalavere, dümen çevirmek manasında kullanılıyor. Argodaki kelimelerin aslı hep çok farklı zaten...
Bu katakulliye gelişimi kolay unutamam herhalde:))
Blogger Bolat dedi ki…
Kesinlikle öyle çok doğru bir tespit :) şimdilerde aile de o fonksiyonlar zayıf galiba :))
Blogger Bolat dedi ki…
Kesinlikle ucuzladı!Siz siz olun eğlendiğiniz beğendiğiniz mekanları iş arkadaşlarınıza filan söylemeyin, oraların da suyunu çıkarıyorlar :)
Blogger Bolat dedi ki…
Bu çığırtkanlık olayı kadiköyde hala devam ediyor, ben kör müyüm abi gideceğim yeri biliyorsam giderim, eğer spontane ise gözüme kestirdiğim mekana giderim :) çok çirkin bir şey.
sevda s. dedi ki…
Gün geçtikçe gelişeceğimize geriye gidiyoruz. Bundan 40 yıl önce annem babam düzenli sinemaya gider, arada da gazinoya giderlerdi. Ki İstanbul'lu bir aile değiliz, anadoluda küçücük ilçelerinden çıkıp gelmişler İstanbul'a. Şimdi bırak gazinoyu, sinemaya giden aileler bile ne kadar azaldı.
Blogger Bolat dedi ki…
Çabuk tüketiyoruz da ondan maymun iştahlıyız da ondan :)
siyah kuğu dedi ki…
:) Lütfen hariçten gazel okumayalım:)) bloglara öyle bir tabela mı assak:))

Bu blogdaki popüler yayınlar

Hadımköy, İstanbul'un en tuhaf köyü

Vatoz Balığı Yaptım Evde İsyan Çıktı

Blog Yazarının Eşek İstavriti, Azman İstavritle İmtihanı