Hırsız mısın hırsız be kardeşlik!
Sanat Hırsızlığı
"Bu bir sanat hırsızlığıdır" II.Selim Türbesi, İstanbul Türbelerinin en güzellerinden biri olup, Mimar Sinan tarafından yapılmıştır. Mimar Sinan, türbenin iç tarafını tamamen ve dışta da revakların altındaki dış duvarları İznik çinileriyle donattı. İznik çini sanatından mükemmel örneklerin yer aldığı panolar türbenin giriş kapısının her iki yanına yerleştirildi. Ancak bugün panolardan solda olanı, diğerine göre daha soluk renkteydi ve bir gün bunu Milliyet Gazetesinden bir gazeteci fark etti.Sıtkı Olçar'a şükran
Burada bir parantez açıyorum : Okuyucu yorumlarını okursanız orada göreceksiniz ben Milliyet Gazetesinden bir gazeteci dedim ama Fatma Hanım da diyor ki bu işi ilk fark eden ünlü Çini Ustamız Sıtkı Olçar'dır. TRT Belgeselinde seyretmiş. Hayat işte böyle bir şey hepimiz birbirimizden öğrenerek ilerliyoruz.Şimdi parantezi kapatıyorum.
İsviçreli seyyahın Ernest Mamboury
Asıl bu hırsızlığı yıllar önce bir İsviçreli seyyah fark ketti ama biz onu fark edemedik. İsviçreli seyyahın Ernest Mamboury. Pek okur yazar olmadığımızdan öyle o sahte çinilere melül melül baktık!Evet, solgun çiniler sahteydi. Müze Müdürü Jale Dedeoğlu hemen bir araştırma yaptırdı ve sonuç ortaya çıktı: Çiniler 1882 - 1896 yılları arasında Sultan Abdülhamit'in dişçiliğini de yapan eski eser kaçakçısı Albert Dorigny'di. Adam bizi sağlam çinileri laf ebeliği ile restore etmek için almış Fransa’nın Sevr şehrinde "Choisleroi Seine" adlı çini atölyesinde taklit ettirmiş.
Çalınan çinilerimiz
Hırsız Alert Dorigny efendi kopya çiniler için Osmanlı Devletinden eşek yükü ile de para almış. Yetmemiş üstüne bir de gerçek
çinileri Fransa Louvre Müzesi’ne satarak olayı “kaymaklı ekmek kadayıfı” moduna
getirmiş. Bu üstat hırsıza şapka çıkarıyorum, aferin diyorum. Dünya onunla ne kadar gurur duysa azdır.
Kalifiye hırsız Albert Dorigny’den bu eserleri para ile
aldığını ve faturayı Dışişleri ve kültür Bakanlığımıza gösteren Fransa’ya
söyleyecek söz bulamıyorum. Oğulları Osman, Süleyman, cihangir, Mustafa ve
Abdullah ile aynı türbede yatan Sultan II. Selim’in kemikleri bu eserlere sahip
çıkamadığımızın için sızlıyordur, herhalde! Ben bireysel öküzlüğüm ve çaresizliğim karşısında atalarımdan özür diliyorum.
Bu çağda “Sanat Hırsızlığı” hiç kimseye yakışmadığı gibi
Fransa’ya da yakışmıyor. Bu sanat hırsızlığını ilk keşfeden. İsviçreli seyyah Ernest Mamboury için ayrıca bir post yazacağım.
Şimdi asıl şaşılacak olay geliyor! İstanbul’un ilk
rehberini hazırlayan kişi bir İsviçreli seyyah olan Ernest Mamboury.
Louvre'da çalıntı Türk eserleri
Louvre! Çalınan eserlerimizi geri ver! Yoksa daha büyük
bir levha oluşturup adına “Hırsız Louvre” adlı bir anıt mı dikelim istersin!
Çini Kelimesinin kökeni, etimolojisi
Etimoloji severe not: Çini kelimesinin etimolojisi “Çin” kökenlidir. Çin işi ya da Çinli demektir. Yani millet adı objeye dönüşmüştür.Fotoğraf Kaynak:tileheritage.org
Yorumlar
İş ve uğraşlarınızda kolaylıklar diliyorum :)
En ünlü portler, eserler yurtdışında..
Çini zor zananat.Ben tezhiple uğraşıyorum.İkisi benzer nitelikler zor gerçekten o yıllarda daha da zordur eminim.Kalitesi de ordan geliyor.Ama elin aynalı hırsızı alıp sahtesini yapıştırıyor.Yapıştırmasa en azından daha şerefli bir hırsızlık olacak.Neyse sinirlerim bungee jumping yaptı.Keyifli günler Bolatcım:)
YAPILACAK HİÇ BİR ŞEY YOKMU GERÇEKTEN
BU NE BÜYÜK BİR REZALETİR
çakal her yerde çakal işte, adam nasıl da yolunu bulmuş!
Gittiğimiz bazı antik kentler de özellikle yolu izi olmayan sert kayalık ve bakir kalmış dağlık bölgelerde kurulu olan antik kentler de ne bir levha ne bir denetimci var!bir Allah'ın kulu yok! ve oralarda ne çok önemli eserler var!..Senin yok saydığın yerleri turist gelip, dağ bayır demeden tırmanıp çıkıyor ve öylece kaderine terkedilmiş eserleri görünce de içi gidiyor!.Sen hala heykeli put say, kafir gör göz ardı et!..O zaman sahipsize sahip çıkan olur elbette..
Verdiğin örnek çok önemli segili Bolat, ama benim aklıma takılan bir şey daha var!..Müze'de görevli tayin ettiğimiz yetkin kişiler! peki bunu nasıl fark etmiyorlar!..Demek ki eksiklik sadece genel toplumun eğitimsizliğinde değil, bilir kişi tayin ettiklerimizi de!..iyice düşünmemiz gerek!.
Çok üzülmüştüm. Hele benzer yağmalara hep kendi elimizle destek verdiğimiz en üzücü olanı. Aldülhamit ve o dönemin yetkililerine kızdığım kadar, olayın farkedildiği 80li yıllara kadar bunu farkedemeyecek derece bilgisiz yetkilileri "uzman" olarak bilmemize de üzüldüm ve kızdım. Sıtkı Olçar ve ilgili gazeteciye teşekkür etmemiz lazım. Sıtkı Olçar'a teşekkür babında Allah'dan rahmet diliyorum.
elin Kalifiye Hirsizini ihya etmisiz yaaaaa.....Valla Bravo,
Alkis, hem Bize hem de Ona......
Can Yücel ve MemisHaneler adli postunuzun linkini verirseniz memnun olurum.Tsk.ediyorum....
Yani kaçıran suçlu, kaçmasına izin veren?
Daha aralık ayında bir broş olayı vardı. Hatırlarsın belki. Karun Hazine`sinden Kanatlı Deniz Atı hikayesi. Amerika`dan tekrar getirtilip sonra 2005 yılında sahtesiyle değiştirilen. (müze müdürü sattı iddiası var) En son kasım ayında birinin ihbarı sonucu Almanya`dan çıktı!
Umarım sahip çıkarlar bu kez.
Bak hikayeyi bir de Yılmaz Özdil`den oku lütfen: http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/21992676.asp
Can Yücel psotum
http://istanbulistanbulolali.blogspot.com/2011/12/ben-can-yucel-ve-istanbul-memishaneleri.html
Yorum Gönder