İstanbul İstanbul Olali Böyle Olay Görmedi
istanbul gravür |
İstanbul İstanbul Olalı neler oldu neler?
17. Yüzyılın başlarıydı hadi en hafif ibareyi
biz kullanalım Sultan İbrahim deli değil biraz asabiydi. Sinir hastasıydı.
Nasıl sinir hastası olmasın, kardeşin kardeşi boğduğu bir dönemdi. Hatta derler
ki kardeşi Dördüncü Murat sağolsun bütün kardeşlerini öldürttüğü için başka
şehzade kalmamıştı. IV.Murat 28 yaşında ölünce yerine şehzade İbrahim’i
çağırmışlar.
Padişah olmamak için direten şehzade!
Şehzade İbrahim durumdan tırsmış, "ulen şimdi
beni da astırır bu Murat" diye düşünmüş olmalı ki kendisine padişahım seslenen
Kızlarağası'na kapının süngüsünü yüzüne şaaak diye kapatarak:
"İstemem tahtta mahtta gzöüm yok, ben Sultan kardeşim Sultan Murat’dan razıyım aga” diye ayak diretmiş ama sonunda onu zar zor ikna etmişler, tahta oturmuş.
Padisah İstanbul'a araba girişini yasakladı
Neyse işte, Sultan İbrahim'i İstanbul bozmuş.
Sinirleri gerilmiş padişahın. İstanbul'a gündüzleri arabaların girişini
yasaklamış. Gürültüden hazzetmeyen bir padişahmış. Padişah bir gün Davutpaşa semtinde üfürükçü
hocaya giderken yolda İstanbul'da araba trağinin sıkıştığını görmüş.
Vaay sen misin gündüz vakti İstanbul'a araba
ile giren hemen Sadrazam Boşnak Salih
Paşa'yı çağıtmış. "Getürün şu ipi sallanduralım şu sadrazamı" diyerek
hiddetlenmiş, yağlı urganı bile belkemeden koca Sadramazamı alelade kuyu ile
ipi ile boğdurtmuş.
İlber Ortaylı Hoca gevrek gevrek anlatır:
"Beden mutluluğu ve haz... Bir yandan sarayımı kaplatacağım diye samur
toplamaya başladı, öbür taraftan onlarca güzelin arasına 150 kiloluk kadını getirdi..."
İlber Hocam haddimize değil ama padişah'ın şişman sevme, kilolu sevme hakkı yok mu? İlla herkes bir dirhem bir çekirdek mi olmalı! Blogger Bolat'ın sitemini duy lütfen.
İlber Hocam haddimize değil ama padişah'ın şişman sevme, kilolu sevme hakkı yok mu? İlla herkes bir dirhem bir çekirdek mi olmalı! Blogger Bolat'ın sitemini duy lütfen.
Alimlikle zalimlik arasında gidip gelen padişah
Sonunda sağı solu belli olmayan, alimlikle
zalimlik arasında gidip gelen bu padişahı deli diye sarayın bir taş odasına
kapatmışlar. Derler ki, Sultan İbrahim bağırmış:
"Üleeeyn ben bu cemaatin başıyım napıyorsunuz" yani soyun devam ettiricisiyim demek istemiş. Hakikaten de öyle olmuş.
"Üleeeyn ben bu cemaatin başıyım napıyorsunuz" yani soyun devam ettiricisiyim demek istemiş. Hakikaten de öyle olmuş.
Hey gidi günler! "Alimden zalim zalimden alim doğar" demiş atalar hakkaten de öyle
olmuş Osmanlı soyu Sultan İbrahim'in soyundan devam etmiştir. Osmanlı'nın soy
ağacına bakarsanız bunu görürsünüz. Bir günümüzün diğerini tutmaması ondan olsa gerek.
Yorumlar
Yorum Gönder