Nereye çekersen oraya!
İstanbul Arel Üniversitesi öğrencileri sosyal sorumluluk projesi olarak, çoğumuzun bilmediği ya da bilip de umursamadığı gerçeği yüzümüze vuruyor! Hani yazın kaldırım taşları üstünde ıslak lekeye benzer şeyler var ya, işte onlar çiğnenip kaldırımlara, sokaklara atılan sakızlar. Belediyeler bu iğrenç görüntüden kurtulmak için o kadar çok uğraşıyorlar ki! Çok zor oluyor, milyonlarca liralık kaynaklarımız heba oluyor! Bir de yere atılan o sakızlar kuşların ölümüne neden oluyor! Zavallı kuşlar yiyecek umuduyla gagalarına aldıkları sakızları yutamıyorlar ve açlık ve susuzluktan ölüyorlar! İşte Arel Üniversitesi’nden öğrenciler bu konuda duyarlılık yaratmaya çalışıyorlar. Sokaklara sakız kutuları konulmasını öneriyorlar. Peki, “neden normal çöpler varken sakız kutusu öneriyorlar” diyebilirsiniz, basın bülteninde buna dair ayrıntı yok ama ben şöyle açıklayabilirim. Eğer sakızımızı çöpe atarsak çöpten beslenen kuşlar da bu sakızı yemeye çalışıp ölebileceklerdir. Evet, gelin bu arkadaşlara, aferin diyelim onları alkışlayalım!
Vaay, rot, balans, ayar merkezi oluverdin ha!
Yanlış anlaşılmamak için iki şeyi not olarak ekliyorum! Üçüncüsü etimoloji severlere bonusum olsun!
Not: 1- Ben çiğnemeyi beslenmenin tekelinden koparıp almış sakızlara düşman değilim! Ben de bilumum sakızları çiğnedim, tipi tip, bigbabol, özcan, falım, vivident, first... artık köşedeki büfede ne varsa!
2-“Belediyeler bu iğrenç görüntüden kurtulmak için o kadar çok uğraşıyorlar ki!” şimdi kendimle çelişeceğim ama ben İstanbul’da hiç sakız temizleme ekibi görmedim! Biri var derse buna da inanmaya hazırım. Olması gerekeni yazdım!
3-Bazen sakızı çiklet diye isteyenler var, neden ki? Çiklet Amerikalı Cadbury Adams şirketinin ürettiği "Chicklets" adlı markanın çiklet şeklinde okunuşundan kaynaklanıyor.
Yorumlar
Gerçi sevgili eşim sakız çiğnenmesine alerjik bir insan olduğu için ( alerjk tepkisi şöyle oluyor, çıkar o sakızı ağzındann diye hırlamak) bu sosyal sorumluluğumu pek sık sergileyemiyorum son 15 yıldır.
denizsaatcioglu.blogspot.com
Belediyelerin çalışmaları olduğunu hiç zannetmiyorum. Olsaydı duyar mıydık?? Bilemem. Bazen çalışma yok diyoruz, yurt dışından falanca yerden gelmişler dedikleri konferanslarda neler anlatıyor bizimkiler. Türkiye`de yapılan işlerin haddi hesabı yok(muş):))))
Arel üniversitesi öğrencilerini üzmek istemem ama sakız kutuları bir işe yaramaz!
Pil kutuları koydular ya her yere, bir zaman önce bizim yakındaki markete pilleri götürdüm. Adamlar atma yerinin üzerini bantlamışlar. A ne oldu ki derken, market görevlisi içine her türlü çöp atıldığını bu yüzden bu yolu seçtiklerini anlattı. Pil atmak isteyenin öncelikle bantı açması gerekiyor! Çöp hala çöp güzel memleketimde:)
Senin güzel yazına karamsarlık düşürmek istemem, burada kesiyorum....
Yapmış olmak için yapılırsa işler işte senin anlattığın market gibi ya da bizim belediyeler gibi olur her şey :))
projeyi çok beğendim; ama insanlar biraz duyarlı olsa hiç gerek kalmayacak böyle ekstra şeylere.kağıda,peçeteye sarıp da çöpe atmak gibi fikirler gördüm yorumlarda.kesinlikle çok mantıklı.ben çok sakız çiğneyen biri değilim,ama çiğnediğimde doğrudan çöpe atıyordum.hiç aklıma gelmiyordu kuşların bu durumu tabi.bundan sonra mutlaka ama mutlaka kağıda sarıp atıcam.
bi de şu ciklet olayı benim çevremde ben dahil kullanan olmadı ama hepte gülerim bu kelimeye en çok kullanıldığı yer eski türk filmleridir.
Bakkal amca bana bir ciklet verirmisin???
Ve kuşların ölebileceğini hiç düşünmediğimi fark ettim. Sadece görselliği rahatsız etmişti daha önce....
Teşekkürler Bolat'cığım
Yorum Gönder