Hangi Yoldan Gideyim Abi!
Biliyorum ülkemizin çok büyük sorunları var ama ben yine de bir mikro İstanbul sorununu tartışmak
istiyorum. İstanbul taksileri için kural yoktur, düzen ve özen mi dediniz? O ne ki! Fütursuzluk almış başını gitmiş! Hiç mi iyi taksiciye rastlamadık çok nadir de olsa
evet. Beni ayar eden en önemli sözleri “hangi yoldan gideyim” şimdi bu laf
mealen taksici için şöyle bir anlam ifade eder “bakalım keriz yolu biliyor mu?”
Benim aklımda da şunu uyandırır, sana araç verenin ya da sana taksici diyenin…..!
Kader, kısmet ya da kazaen 20
yıl önce 15 bin dolar verip bir taksi plakası almış olsaydınız ya da aileniz
size bu kıyağı geçmiş olsaydı bugün 515.000 dolara sahip olacaktınız. Nerde
böyle yağlı kapı var arkadaş! Bizler 25-30 bin TL’lik klimasız araçlarda
seyahat ederken bu değer nereden geliyor? Çok nadir durumlar dışında hiçbir taksi
fiş kezmez ben fiş kesmek isteyen bir taksi esnafına rastlamadım! Üstelik TAKSİ, kelimesi Fransızca(taxi) vergi kökünden dilimize geçmiştir! Çoğu
taksici esnafı hayattan bezmiş halde, kerhen bu mesleği yapıyor görüntüsünde.
Bazen de başka iş yapan arkadaşlar taksiye çıkıyor. Bu kadar ucuz mu bu meslek!
Bu kadar denetimsiz mi! Genellikle taksileri taksi sahipleri kullanmıyor taşere
ediyorlar. Bazen bindiğim taksi şoföründen tırstığım oluyor! Birçok şoför
hırpani kılıklı, taksilerde temizliğe dikkat edilmiyor, nezaket kuralları desen
yok!
Gelir artıyor, nüfus artıyor
ama taksi sayımız henüz 18.000 civarında haliyle böyle abuk paralar ortada
dolaşıyor. İstanbullu taksiciler alınmasın ama verdikleri hizmet üçüncü dünya
ülkesi düzeyinde!
Bir de korsan olayı var!
Taksi olarak sen Ağustosta müşterini cayır cayır yakarsan müşterin kendi
aracını da kullanır, korsan taksiye de biner! Metrobüse de biner, senin
aracından farksız otobüse de biner! Önce hizmet kaliteni yükselteceksin, sonra şikâyet
edeceksin!
Şimdi sizinle şöyle bir hesap
yapalım İstanbul’da 18 bin taksi var ve taksi plakası 515.000 dolar, çarpalım
Estambul’daki mevcut toplam 18.000 taksi ile eşittir kaç yapar? 9.2 milyar
dolar! Oh ne güzel ballı hayat! Meğer ne zengin sektörmüş taksicilik sektörü! Peki,
çözüm nedir? Nüfusu 20 milyona dayanmış bir şehire 18 bin taksi ile hizmet
edeceğine açarsın bir ihale bu sayıyı çoğaltırsın ben de beğendiğim taksiye
binerim. Taksi sahibi de yan gelip yatacağına kendisi işe çıkar alın teri ile
para kazanır! Yattığı yerden plakası para kazanmaz! İstanbulluyu çile içinde
bırakıp taksiyi yatırım aracı olarak gören zihniyete ne diyeyim ben şimdi!
Bakın, 1 hafta önce taksici ile
aramdaki diyaloğa, okulun yanındaki caddeden geçiyoruz oraya bir kasis konulmuş,
çocuklar rahat geçebilsin diye.
Taksici:
Yaa, önüne gelen yere kasis koyuyor ip…neler!
Bolat: Bak okul var çocukları
korumak için o kasis!
Taksici: O
kadar nüfus var ölecek olan ölür!
Bolat: Durdur aracı!
Taksici: Ne
oluyoruzz ağabi yaaa!
Bolat: Sen şimdi insan mısın?
...
Not: Aklıma
takıldı Bolat taksi plakaları bu kadar ediyor mu? Sallıyorsun, şeklinde bir
düşünce olur da zihninde şekillenirse aman diyeyim şuradan bir kontrol ediver taksi fiyatlarını. Şimdi sen "taksici de ne demek, taksi şoförü ya da taksi sürücüsü desek, daha doğru olmaz mı?" dersen. Haklısın ama içimden gelmiyor! Fotoğraf kaynağım İBB.
Yorumlar
Her yerde ayni sey bir de en uyuz oldugum illa sarkarlar hatunlara! Hic hazetmem, cok da binmedim acikcasi, Istanbul'da yasarken bir akbil'im bir de vapur-bil'im vardi butun duraklari ezberlemis krallar gibi gezerdim :-)))) Burada zaten bismillah araba almak zorundasin yoksa halin harap!
Alinteri ile calisan, saygili, seviyeli taksiciler icin sozumuz yok, okuyanlar alinmasin lutfen, bana denk gelmedi ama var olanlara selam olsun :-)
Taksici demek ayip degilki, euphemism diyorlar burada 'bok degil de kaka' demek oluyor! Bana da pizzaci diyorlar kimin umurunda hahahahahaha
new weblog.
my webpage: my blogger tricks
ARAMIZDA KONUŞURKEN HER KEZ BİR ŞEYLERDEN ŞİKAYETCİ BUNUN İÇİN BİR ŞEY YAPTINMI DEDİĞİNDE SES YOK.
HAYIRLI GÜNLER
Kesinlikle böyle saygısız tavırlar karşısında tepki verilmeli sonucu ne olursa olsun çünkü tepki vermediğimizde aynı saygısızlığı artarak devam ediyor.
Cok kotu tipler calisiyor taksici diye Bolat, ben otelde calisirken bir tanesi vardi, adam on buroya gelince burnumuzu tikar konusurduk!!! new York'da fena! Arti bu kadar duzgun trafigi olan bir ulkede (bize gore) hepsi deli gibi araba kullanir!
Cok mecbur kalmadikca binmez kimse! En azindan bizim buralarda :-)))
Dertli olmayan yoktur sanırım nerde yaşarsan yaşa:)
Amerika dahil olmak üzere farklı ülkelerde taksilere binme tecrübesi yaşamış biri olarak, rahatlıkla söyleyebilirim ki En Ucuz taksi fiyatları İstanbul taksilerinde. Aynı mesafeye Amerikada 50 dolar, Avrupada 80 euro, İstanbulda 20 Lira verdiğimi bilirim.
Eksikleri yok mu, elbette var. Korsan taksi meselesi de evlere şenlik. New York'da da taksi şoförleri çok kabadır. Belki ben ayda yılda bir İstanbul'a geldiğimden bana çok rahatsız edici gelmiyor. Ama şunu da anlatmadan geçemeyeceğim: Geçen yaz, eşim hızlı gidiyor diye taksiciyle tartışınca taksici eşimi yolun kenarında indirip karşı yoldan müşteri almış. Bu gibi durumları da bildirebileceğimiz bir Müşteri Merkezi olursa durumlar düzelir gibime geliyor. güzel bir post.
Yunan taksici en çok 1 dk içinde sorar: Saçlarınız ne kadar kıvırcık, Giritli misiniz? Kökeniniz mi oradan? Neresinden? Neden Ortodoks olmuyorsunuz? Neden oradan kaçmıyorsunuz? Güvende misiniz? Rahatsız edilmiyor musunuz? Çok Giritli var mı? Giritçe konuşuyor musunuz gizlenmeden? Evli misiniz? Ne iş yaparsınız? Aynı işi burada yapabilirsiniz.
Türk taksici: Abla ne tarafa?
Türkler daha lakonik bence =)
Bana da üçkağıtçı çok denk geldi. Sık sık gittiğim yer hep 8 lira yazarken bir keresinde 12 lira yazmıştı. Dedim kardeş sen ne diyorsun, üçkağıt var senin taksimetrende deyince 8 lira almıştı. Sesi yükseltip üste çıkınca epeyce tırsmıştı.
Kiev'de bildiğimiz manada taksimetreli taksi yok. Havaalanından şehre bizdeki gibi taksiler koydular diye duydum ama ben görmedim. Telefonla şirketleri arıyorsun, bulunduğun yeri ve gideceğin adresi veriyorsun, sana fiyatı söylüyorlar ve bineceğin taksinin bilgileri, tahmini adresine geliş saati, şoförün cebi filan SMS ile geliyor. Şansına her türlü araba çıkabilir, konfor burda da yok. Bu yöntem benim işime gelmiyor çünkü dillerini bilmediğimden çağıramıyorum, arkadaşları arayıp bana bir taksi çağırın, şu adrese gideceğim demek zorunda kalıyorum. Yoldan da çevirebilirsin ama daha pahalı, tutturabildiklerini söyledikleri için pek tercih edilmiyor. O da belli yerlerde olabiliyor zaten.
Haa bir de şu var: çık yola otostop yapar gibi kaldır elini. Herhangi bir araba durur ve seni gideceğin yere götürür, tabi parasıyla. Anlayacağın her araba taksi olabiliyor aynı zamanda.
Yol filan pek sormazlar, genelde GPS'li aletleri kullanıyorlar. İstanbul kadar keşmekeşi olmadığı için elbette daha kolay adresi bulmak.
bizim buralarda taksiciler başka bir adamdır...
Gece yarısı hastam var dedim, geldi evden aldı gittik hastaneye inerken parasını vermek istedim , alırım sonra dedi.
4 saat kaldık hastanede dışarı çıktım orada bizi bekliyor, parasını alamadığı için beklediğini düşündüğümden yanına yaklaştım cama tıkladım uyandı sizi bekledim çok merak ettim içeride gelmedim dedi, o an ağlamak istedim insanlar var, milyonda bir de olsa gerçekten insanlar var!
Kendileri de bir can. Yeri geldiğinde öldürülen arkadaşları için birlik olmayı iyi becerebilen bir meslek grubu taksicilik.
Otobüslere düzen getirilmeye çalışılıyor. Taksiciler es geçiliyor.
Hiç taksi derdim olmadı. Sadece bi kere bindim. :)
Süper bir taksiye bindik. Klima, mis gibi bir koku, tv ekranları, gıcır gıcır koltuklar.
Ama şöför tam bir odun. Ara sokaklara sapıyor, orası tek yön diyor. Aklınca oynatıyor müşteriyi.
Hangi olur da yolları, İstanbul'u bilmeyene denk geli verirsem... Ne mutlu bana, gibilerinden.
Okudukça anılarım canlandı Bolat :)
Şimdi kalkıp şikayet etsem hafta içi sinek avlamasına rağmen elimden 12 tane taksiyi kaçırdığım Perlavista alışveriş merkezi kapısında bu sefer daha fazla taksi kaçıracağım.
Umarım bir daha asla sana denk gelmem deyip söylene söylene indim :)
"...!!!"
O boşluğa çeşitli kelimeler getirilebilir de biz genelde "eve gideceğiz" deyip, araca binmeden kapısını kapatıveriyoruz yüzüne.
Toplu taşımanın konforlu ve hızlı hale getirilmesi önce minibüs canavarlarını yola getirecek, sonra sıra İstanbul'un kötü taksicilerine gelecek.
Yorum Gönder