istanbul istanbul olalı blog

Evet, kuzey yarım kürede tatil başladı. Geçen birkaç kişiyle konuşuyordum. Malum, yaz mevsimi olunca tatillerden bahis açıldı. Herkes bir çırpıda saydırdı. Tüm güney gezilmiş, Avrupa’daki önemli ülkeler turlanmış. Gidilen ülkelerdeki alışveriş mağazaları efenim ne bilim kaç yıldızlı oteller…  Şöyle düşündüm bavuldan ne farkımız var. Otelin yıldızından bana ne! Gittiğin ülkede birisiyle konuştun mu? Ne yer ne içer ne giyer bildin mi? Gittiğin şehrin tarihine dokunabildin mi, içinde sen olmayan kareler çekebildin mi? Yok diyorsan bavuldan farkın yok. İstanbul'u gezmemek İstanbul'da yaşayan milyonlarca insan Adalar'ı bilmiyor, hayatında bir kez olsun para verip Ayasofya Müzesine girmemiş, Yerebatan Sarnıcını görmemiş. Görmek isteği de yok. Dünyayı gezsen gezmesen ne! Ne sen İstanbulun farkındasın ne de İstanbul senin umurunda.

Yazının İcadı ve Kalem Mısırlılar “Öküz” kafasından “A” harfi yaptı, Fenikeliler bunu alfabemizin ilk harfi olarak belirledi. Sonra “G” harfi geldi “Gimel” Fenikeliler için deve demekti. Yok deve demeyin deveye de benziyor yani “g” harfi. Elif, bet, gimet…Elif sopaya benziyordu tabanı olmayan “ 1” gibi düşünün. Sonrası geldi het, yon, faf, lamet, şin, tav… sonra atalarım “J” harfinin aynına “Bolat”ın “B”si dediler… Aradan yüz binlerce yıl geçti insanoğlu, kaya parçasıyla, kemik kırığıyla, öküzün boynuzu ile yazmayı bırakıp kalemle yazmaya başladı, sonra klavye dönemine girdik. Yazma alet edevatlarımız kolaylaşırken yazı yazmak zorlaşıyor. Dünyanın en önemli şehri İstanbul ile ilgili kaynaklar o kadar tek düze ve sığ ki! Umarım daha yeni ve derinlikli yayınlar çıkar.  Yarımburgaz Mağarası Birazcık dilimize meraklı iseniz şöyle buyrun . Kayıt sürecimiz bugün bloglar ve bloggerlarla optik mağaralara yazarak devam ediyor. Yarımburgaz'da mağara duvarına yazan adamdan farkın ...

Güzel insan Fatih Badur Yönetimindeki Opel Insignia Team üyeleri aileleri ile birlikte Hezarfen Havaalanı ’nda bir araya gelmişler. Mişler, diyorum benim sonradan haberim oldu. Neler olmamış ki? Slalom mu dersiniz, geyik testi mi dersiniz, zaman yarışımı dersiniz, araçları 180 derece döndürmek mi dersiniz, Allah ne verdiyse yapmışlar işte.  NTV’deki abilerden sonra Opel’in en güçlü aracı olan Insignia OPC ve 2.0 dizel 4 x4’ü bizimkiler test etmiş. Onlar ermiş muradına biz çıkalım kerevetine ne diyelim! Opel Sport ekibinden profesyonel Yarış Pilotu Alptekin Işıkalp eşliğinde ileri sürüş teknikleri eğitimi almışlar. Insignia Sahipleri etkinliğe İstanbul, Amasya, Samsun, Konya, Düzce, Eskişehir, Tekirdağ gibi birçok ilden katılım sağlamış. Rock’n Coke haricinde görmediğim bu alanın herhalde keyfini en çok çıkaran onlar olmuş. Anlayacağınız İstanbul Hezarfen’de at değil Opel Insignia koşturmuşlar. 2-3 Temmuz’da Abantta Türkiye Buluşması olacakmış, Insignia Sahipleri ve sevenlerine...

Küçükçekmece Santrali İnsan bindiği dalı keser mi? Keser. İnsan insana tuzak kurar mı? Kurar. İnsanlar yok nedenle birbirinin canına kast eder mi? Eder. Anlaşılan gücün peşindeyiz. Bize daha çok elektrik lazım niçin? Daha çok üretmek için. Öyleyse gelsin nükleer santraller!16 Nisan 1990: Türk bilim adamları üç yıl süren çalışmalar sonunda halen 14 ülkede üretilebilen nükleer araştırma reaktörünü yapmayı başardılar.  Küçükçekmece'de ilki 1961 yılında Amerikalılar, ikincisi 1977 yılında Türk-Fransız ortaklığıyla gerçekleştirilen nükleer reaktörlerden üçüncüsü kendi teknisyenlerimizce yapıldı. 'Türk reaktörü- 1' adı verilen reaktör 450 metreküp su bulunan bir havuzla 18 metre 70 santim derinlikte kuruldu. Beş megavat gücündeki reaktörün çalıştırılması için gerekli uranyum - 235 yakıtı da Fransa'dan sağlandı. Sanırım Esenkent tarafındaki bir çok binada kullanılan sular buradaki basınçlı su reaktöründen sağlanıyor. Şimdi çok gerekli mi bu yazı? Değildi ama yazılmış ...

İstanbul'da Konserler Bu yaz İstanbul’da Şenlik var! Bon Jovi, Sör Elton John,   Duran Duran, Tiky Martin, Tiesto,   Amy Winehouse İstanbul’da olacak. Festivalleri saymıyorum bile. Allah aşkına buna bütçe mi yeter! İstanboel konsere doyacak. Yağdır mevlam TL desem yeridir hani. Müzik dünyasının kötü kedi Şerafettin’i Amy Winehouse da canım Estambul’da. Kime gitmesek ya?  Alkol ve uyuşturucu bağımlılığı nedeniyle tedavi gören Acaba   Amy Winehouse'a bilet alsak elimizde patlar mı?   I told ya, I was trouble, You know that I'm no good…

İstanbul, Türkiye’nin son dönemde yaşadığı dönüşüm ve küreselleşme sürecinden en çok etkilenen şehirlerden birisi hatta birincisidir demek yerinde olur.   New York, Londra, Berlin, Paris gibi şehirlerin tipik özellikleri İstanbul’da da gözlenmeye başladı. Hizmet sektörü gelişiyor, eğitim, finans, medya, reklâmcılık gibi çalışma alanları hızla büyüyor.  İstanbul'da kentleşme sorunu Yeni değişim çeşitli fırsatlar yaratıyor fakat toplumsal kutuplaşma ve ayrışma derinleşiyor.  Bindik bir alamete gideyoz kıyamete! Gecekondu sahipleri milyon dolarlık dairelere konarken şehrin orta sınıfı batıyor, borç içinde. İstanbul'da emlak tavan yapmış durumda buna bağlı bir kriz gelişirse orta sınıf mevta benden söylemesi. Şehrin sürekli gelişimi kulağa hoş gelse de şehircilik açısından felakettir. Şehirler bugünden yarına siluet değiştiriyorsa, kentleşme tam gaz frensiz ilerliyorsa dikkat etmek lazım. Halkın kentleşme politikasına öfke duyduğunu hissediyorum. Bu öfkeyi patlat...

UNESCO Evliya Çelebi Yılı Malum, bu yıl Evliya Çelebi Yılı, Ben ilan etmedim UNESCO öyle diyor. İşte size dişe dokunur bir çalışma. Genç bir gezgin olarak yarışmaya; hayalindeki Avrupa seyahatini anlatan yazı, fotoğraf ya da amatör videolarla (kısa film) katıla biliyorsun. Ben 30’unu geçtiğime göre dinazor sınıfında sayılıyorum ve yarışamıyorum. Şansınız bol olsun gençler.   “Hayalimdeki Yolculuk” Web Sitesine girerek daha detaylı bilgi sahibi olabilirsiniz. Yarışmayı, British Council, T.C. Başbakanlık Gençlik ve Spordan Sorumlu Devlet Bakanlığı ve ORG-DER Olimpiyat Ruhu ve Gençlik Çalışmaları Derneği, Hürriyet Online ve Microsoft Türkiye gibi kurumlar destekliyor.  Alkışlanacak Maslaha sergisi 2010 yılında Maslaha öyle güzel bir sergi düzenledi ki gezilesi görülesi. İstanbul’da Dolmabahçe sergisinden sonra tık yok. Evliya bizim, Çelebi bizim ama en güzel sergiyi İngiliz Milleti bizden 1 yıl önce düzenliyor. Böyle büyük millet olunuyor. Abstract Maslaha is del...

Türkan Saylan'a Vefa Türkan’ı izledik Star City Sinemalarında. Film esnasında anlaşıldı ki en lazım şeyi unutmuşuz. Peki, nedir bu gerekli olan şey diyecek olursanız? “Mendil” diyorum. Film, her anlamda güzel olmuş, gerçekçi olmuş ve her şey kıvamında, abartısız. Bu ülke, kendi evlatlarını yiyen kötü kediler ülkesine benziyor. Kadına yapılmayan eziyet kalmadı, devlet üstüne cüret edip kendi yapamadıklarının hesabını Türkan Saylan’dan sordu. Hem de ölüm döşeğinde...  Bağnazlık, iki yüzlülük, edepsizlik diz boyu! Oldu da ne oldu! Kızlarını okutamayan devlet bu çocuların elinden tutmaya çalışan vatandaşından hesap sordu. Gerisi boş laf bunu bilir bunu söylerim!  Devlet derken elbette Türkiye Cumhuriyeti’ni kastetmiyorum zira bu devlet hepimizin devleti. Ben,  devlet derken milletin çıkarından çok bireysel ve zümresel çıkarını önde tutan, kendi geleceğini düşünen bir avuç bukalemun tipli bürokratı kastediyorum!  Milletine kendini adayan h...

Müze500 Türk Ulusunun yüzyıllar boyu baskı, zulüm ve bağnazlık ortamından kaçma zorunluluğunda kalan herkese, Yahudilere, Polonyalılara, Macarlara, Romenlere, Ukraynalılara, Abazalara, Çerkeslere, Kırım Tatarlarına, Gürcülere, Azerilere, Kazaklara, Kırgızlara, Kürtlere, Komünist İhtilalinden kaçan Ruslara, Bengladeşlilere, Afganlılara kucak açmış ve  ve sığınma hakkı tanımıştır. 500. yüzyıl vakfı İşte göç hikayesi için İlginç bir müze , henüz ziyaret etmedim. Müze  İstanbul Karaköy'de bulunuyor. Estambul tavan arasındaki sandık gibi eşeledikçe neler çıkıyor. Her yanı sürprizlerle dolu. İnsan yaşamaya doyamıyor. Abstract The savior hand that the Turkish people extended throughout centuries to those who suffered from cruelty and bigotry became a monument of dignity for humanity. The human attitude of the Turkish Nation towards Jews, Poles, Tsarist Russians, the people of Bengladesh, Afgans, Norht Iraquis was an example dedicated to mankind. It is a dis...

Cemilzade lokumları Bir yabancıya, "Türkiye ile ilgili aklına gelen üç kelime nedir" diye sorsanız. "Turkish delight" demesi an meselesidir. İşte size lokum gibi bir hikaye...  Sanat düşkünü, müzisyen, udi, Cemil Bey ailesini geçindirmek için Çankırılı ustalardan öğrendiği şekercilik mesleğine bir dükkan açarak başlar. Müzikayu Hümayuna davet edilince, hem şekercilik hem müzisyenlik ayıp kaçar kabilinden. Şekerci dükkanına   Cemilzade(Cemil’in oğulları) şekercisi 1883 yılında İstanbul Şehzadebaşında açılır. İmparatorluğun son yüzyılında İstanbul kaosa düşünce Tanıdıkları Salih Paşa’nın daveti üzerine   Mısır’a 1909 yılında gider ve 61 yaşında orada vefat eder.  Cemil Bey’in oğulları Mehmet Ali ve Nurettin Beyler 137 yılında Mısır’da vefat eden babalarının ardından Kadıköy’e gelirler. Kadıköy Muvakkithane Caddesinde   Hacıbekir’in karşısına dükkan açarlar. Bugün dükkan torunlar tarafından işletilmeye devam ediyor. Nişantaşı Şubesi açılmıştı yakında. Be...